Birden fazla kimsenin bir taşınmaz üzerindeki payları gösterilmeksizin sahipliğine iştirak halinde mülkiyet ya da elbirliği mülkiyeti adı verilir. Müşterek mülkiyetten farklı olarak iştirak halindeki mülkiyette maliklerin pay oranları belirli değildir. Bu nedenle her bir malik malın tamamı üzerinde hak sahibidir.
İştirak halinde mülkiyet nedir?
Avukat Zuhal Kızılot “iştirak halinde mülkiyet” ve “müşterek mülkiyet” arasındaki farkı detaylı olarak anlatıyor. İşte o yazı,
Geçenlerde bir sohbet sırasında, mirasın intikalinden söz açıldı. Dolayısıyla gayrimenkulün tescilsiz kazanılması adı altında, “müşterek mülkiyet” ve “iştirak halinde mülkiyet” mevzu oldu. Sohbetin seyri içerisinde, müşterek mülkiyet ve iştirak halinde mülkiyetin birbirine karıştırıldığını farkettim. Bu nedenle de bugünkü yazımızda, bu iki mülkiyet çeşidinden ve aralarındaki farklardan bahsetmek istiyorum.
Müşterek Mülkiyet ve İştirak Halinde Mülkiyet
Medeni Kanun’un 688. maddesinde de ifade edildiği gibi paylı (müşterek ) mülkiyette, birden çok kimse maddi olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla malik (mülkün sahibi) olmaktadır. Bu paylar devredilebilir, rehnedilebilir ve alacaklılar tarafından da haczedilebilir.
Daha basit bir anlatımla müşterek mülkiyet, bir eşya üzerindeki mülkiyet hakkının, üzerinde tasarruf edilmesi mümkün paylara ayrılmış olarak, birden fazla kişiye ait olmasıdır.
İştirak halinde mülkiyet ise kanun ya da kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla, mallara birlikte malik olanların mülkiyetidir. Bu mülkiyet şeklinde,ortakların belirlenmiş payları olmayıp her birinin hakkı, ortaklığa giren payların tamamına yaygındır.
“Başka bir ifade ile iştirak halinde mülkiyet, kanunun öngördüğü şekilde şahsi ve temel bir ortaklık ilişkisi içerisinde bulunan kişiler arasında, bu ortaklık nedeniyle mevcut olan ve hakkın tamamı paylara bölünmeden, ortaklardan her birine diğerleriyle birlikte ait olan bir mülkiyet şeklidir”
Müşterek mülkiyette, eşya üzerinde tek bir mülkiyet hakkı söz konusu olmaktadır. İştirak halinde mülkiyette, ortaklık, kişilerin aralarında mevcut olan kişisel bir ilişkiden kaynaklanmaktadır.
Müşterek mülkiyette eşya üzerindeki mülkiyet hakkı, aynı anda birden fazla kişiye ait bulunmaktadır. Müşterek maliklerden her biri eşya üzerindeki mülkiyetin sadece bir bölümüne sahiptir.
Müşterek mülkiyetin aksine, iştirak halinde mülkiyete temel oluşturan kişisel ilişkinin, ancak kanunun öngördüğü şekillerde gerçekleşebilmesidir. Yani, sadece kanunun açıkça öngördüğü durumlarda iştirak halinde mülkiyet söz konusu olabilir. Kişiler, sözleşme ile aralarında böyle bir ilişki yaratamazlar.
İştirak halinde mülkiyette, müşterek mülkiyetten farklı olarak üzerinde serbestçe tasarruf edilebilecek paylar yoktur. Eşya tek bir mülkiyet konusudur ve bu mülkiyet paylara ayrılmamıştır. Sonuç itibariyle, ortakların, üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri payları yoktur.
Av. Zuhal Kızılot