Beyoğlu hareketli yaşam tarzıyla ünlü semtlerden biridir. Tarihi binaları ve kafeleri ile dikkatleri çeken Beyoğlu’nda yaşamak istiyor ama emin olamıyorsanız Beyoğlu’nda yaşamak için 10 neden yazımız sizlere yardımcı olacak. İşte, Beyoğlu’nda yaşamak için 10 neden :
-
İçindekiler
Şehrin Ritmini Yakalamak
Beyoğlu’nun İstanbul için sahip olduğu önem kesinlikle bir başka. Özellikle de önemli günlerde şehrin dinamiğinin oluştuğu yerlerden biridir bu ilçe. Bunu hem geleneklere hem de merkezi olmasına bağlayabiliriz. Yıllar içinde Beyoğlu artık etkinliklerde buluşma noktası olarak sivrilmeye başladı. Bu konuda Galata’nın Beyoğlu’nda öncü görev gördüğünü de belirtebiliriz. Her ne kadar bazen olumsuz durumlar yaşansa da genellikle birlik ruhunu başarılı bir şekilde yansıtmakta. Bu sebeple Beyoğlu’nda yaşadığınızda bölgedeki önemli etkinlikler sayesinde şehrin ritmini yakalayabilirsiniz.
-
Sanatla İç İçe Yaşamak
Beyoğlu, her zaman sanat odaklı yerleriyle de ön plana çıkmış bir ilçe. Özellikle Galata çevresindeki sanat galerileri buna en güzel örneklerden birisi. Ayrıca çeşitli atölyeler de sanatın Beyoğlu’nda kendisini bulması adına önemli çalışmalardan bir diğeri. Buralarda pek çok değerli sanatçı, birbirinden önemli eserlerini sergilemekte. Bu konuda çeşitli çağdaş sanat sergileri de Beyoğlu’ndaki sanat faaliyetlerinin merkezinde yer alıyor. Son yıllarda sokak sanatı da Beyoğlu’nda ön plana çıkmaya başladı. İlçenin pek çok yerinde grafiti örneklerini görebilirsiniz. Bu da Beyoğlu’na ayrı bir hava katmakta. Sonrasında diğer bölgelere de yayılan bu kültür, ilçenin sanatla olan bağını da yansıtıyor.
-
Tarihin Derinliklerini Hissetmek
Beyoğlu, hemen her köşe taşıyla size tarihi yansıtmakta. İlçenin sembolü olan Galata Kulesi’ni bu konuda öncü sayabiliriz. Ayrıca İstanbul’un fethinden sonra şehirdeki ilk cami olan Arap Camii de Beyoğlu’nda yer almaktadır. Bunun yanı sıra Osmanlı devrinden kalan pek çok cami ve medrese bulunmaktadır. Beyoğlu aynı zamanda diğer dinler için de tarihi anlamda zengin bir mirasa sahiptir. St. Antuan ve St. Benoit kiliselerini bu konuda en bilinen örnekler olarak sunabiliriz. Bu açıdan ilçenin hemen her yerinde gezerken kendinizi geçmişin gölgesinde hissedebilirsiniz.
-
İstiklal’de Yürüyüşe Çıkmak
İstiklal Caddesi hiç şüphesiz ki sadece şehrin değil ülkenin de en merkezi yerlerinden birisi. Pek çok kutlamada ya da etkinlikte ilk tercih edilen bölge olduğunu da söyleyebiliriz. Bu açıdan ülke tarihi için yeri ayrı olan bir caddedir. Dolayısıyla canınız sıkıldığında çıkıp İstiklal Caddesi’nde yürüyüş yapmak fazlasıyla cazip bir aktivite. Esnaflarla konuşarak Galata’ya kadar cadde turunu tamamlayıp dönmek, bu semtin yerlileri için önemli rutinlerden birisi.
-
Ulaşım Kolaylığı
Beyoğlu, merkezi yapısından dolayı otobüs hatlarının en çok geçtiği yerlerden biri durumunda. Ayrıca diğer pek çok merkezi bölgeyle de bağlantısı bulunmakta. Beşiktaş, Şişli ve Fatih’i bu konuda en rahat ulaşım sağlanabilen ilçeler olarak sayabiliriz. Bu durum, Beyoğlu’nun en çok ziyaret edilen ilçelerden biri olmasını sağlamış durumda. Özellikle de metro aktarmalarından sonra turistlerin Beyoğlu’nu daha çok ziyaret etmeye başladığını söyleyebiliriz. Önümüzdeki dönemde çeşitli alternatiflerle birlikte bu ulaşım imkanının daha da artacağı ve daha pratik olacağı düşünülmekte.
-
Aktivite Olanaklarının Fazlalığı
Beyoğlu’nun en çok ilgi çeken yerlerden biri olmasının bir başka gerekçesi ise etkinlikleri. İlçenin hemen her yerinde bir başka temada etkinlik bulabilirsiniz. Bu etkinliklerde sanat ağırlıkta olsa da pek çok alanı kapsamakta. Bu da her çevreden insanın Beyoğlu’nda yer almasını sağlıyor. Özellikle de kültürel zenginlik açısından bu durum fazlasıyla değerli.
-
Yeni Mekanlar Keşfetme İmkanı
Beyoğlu, özellikle de farklı konseptlerde açılan mekanlar açısından zengin seçeneklere sahip. Sürekli ilgi olduğu için fark yaratmak adına mekan sahipleri farklı türde mekanlar açabiliyorlar. Bu da keşif açısından Beyoğlu’nu cazip kılıyor. Örneğin, dekorasyon ya da menüdeki ürünlerin tatlarında farklılıkları pek çok mekanda bulabilirsiniz. Falafel’i tatmak için en ideal adreslerin genellikle Beyoğlu’nda olmasını buna örnek verebiliriz. Ya da kitap kafe kültürü de Beyoğlu çevresinden yaygınlaşmaya başladı. Tüm bunlar, özellikle şehir içinde keşif yapmayı sevenleri Beyoğlu’na çekiyor.
-
Entelektüel Çevreye Sahip Olmak
Beyoğlu’nun insanlara entelektüel anlamda verdiği çok güzel bir birikim var. Özellikle de sanat aktivitelerinde kurulan iletişimler, o anki katılımcılara büyük faydalar sağlamakta. Bunu hem network hem de bakış açısı olarak düşünebilirsiniz. Örneğin Beyoğlu Sineması’nda yapılan festivaller ya da çeşitli galerilerdeki sanat etkinlikleri.. Tüm bunlar, o çevrede olan ve bir süredir görmediğiniz tanıdıklarınızı görmenizi sağlayabilir. Aynı şekilde buralardan edineceğiniz farklı bakış açıları da hayatınızın farklı aşamalarında katkı sağlayacaktır.
-
Birbirinden Güzel Pasajlar
Beyoğlu’nun ön plana çıkan özelliklerinden biri de pasajlar. Özellikle 20.yüzyılda bölgedeki ticaret çoğunlukla pasajlar şeklinde yapılmaktaydı. Günümüz pasajlarında bunun izlerini mimari açıdan görmek mümkün. Özellikle de Taksim civarındaki pasajlar buna en güzel örnekler. Buralarda ara sıra yapılan alışverişler eski gelenekleri daha iyi tanımanızı da sağlayacaktır. Özellikle de AVM’lerden uzaklaşmak isteyenler için bu gibi yerler önemli birer alternatif. Ayrıca Avrupa’da da böyle geleneksel merkezler hep korunup kalkındırılmaya çalışılır. Bu açıdan pasajlar turistik olarak da estetik ve anlam açısından iyi bir malzeme.
-
Zengin Kültür Birikimi
Beyoğlu, yukarıda bahsedilen tüm özellikleri neticesinde zengin bir kültür birikimine sahiptir. Her yerden, her düşünceden insan kendisini Beyoğlu’nda iyi hissetmiştir. Bu ilçede sanat dallarından eğlence anlayışına kadar pek çok konuda çok geniş bir alternatif sunulmaktadır. Bu da aslında gelen taleplerin fazlalığıyla ilgilidir. Sürekli olarak değişen ve artan bu talepler, Beyoğlu’nun canlı kalmasını ve kitlesini artırmasını sağlamıştır. Ayrıca bölgedeki Fransız ekolünün de sanat ve mimari tarafında kendisini önemli ölçüde gösterdiği görülüyor. Bu da aynı şekilde bölgedeki mimari çalışmalarını önemli ölçüde etkiledi. Bu açıdan, hem bölgenin yerlileri hem de sonradan gelenlerin bir olarak Beyoğlu’na zengin bir kültürel miras bıraktığını söyleyebiliriz.
